takılmak

"takılmak" German translation

„takılmak“

(For more details, click/tap on the translation)

(an)gehängt werdenveya | oder od sein (-e an-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk)
takılmak

takılmak
hängen bleiben (an-e hali | Dativ dat)
takılmak

takılmak
haken
takılmak teknik | TechnikTECH

takılmak teknik | TechnikTECH
sich heften (-e an jemanden)
takılmak mecazi | übertragen, bildlichfig

takılmak mecazi | übertragen, bildlichfig

examples

kafama bir fikir takıldı

eine Idee lässt mich nicht los

kafama bir fikir takıldı
kulağıma bir şarkı takıldı

ich habe einen Ohrwurm

kulağıma bir şarkı takıldı

examples

ona bugün takılmayın

macht heute keine Scherze mit ihm/ihr

ona bugün takılmayın

sich einlassen in-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk
takılmak

takılmak
frequentieren (-e-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) umg
takılmak

takılmak

examples

dönüşte kahveye takıldık

auf dem Rückweg haben wir uns im Café aufgehalten

dönüşte kahveye takıldık

sich stören an (-e-e hali | Dativ dat) Fehlerve saire | und so weiter etc
takılmak

takılmak
stoßen an, auf-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk
takılmak

takılmak

examples

kitapta bir söze takıldım

ich bin über einen Spruch im Buch gestolpert

kitapta bir söze takıldım

examples

zihni takılmak (-e)

nachgrübeln über-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk

zihni takılmak (-e)

entel takılmak

entel takılmak

gözü takılmak (-e)

unverwandt blicken (auf-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk)

starren (auf-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk)

gözü takılmak (-e)

gediğe takılmak

gediğe takılmak