Turkish-German translation for "yeti��mi��"

"yeti��mi��" German translation

Did you mean yetki or yedi?
yetim

Overview of all translations

(For more details, click/tap on the translation)

  • Waisedişil | weiblich f (väterlicherseits)
    yetim
    yetim
mi
Partikel <mı, mu, mü>

Overview of all translations

(For more details, click/tap on the translation)

examples
  • Türkçe biliyor musunuz?
    können Sie Türkisch?
    Türkçe biliyor musunuz?
  • o odada bekliyor?
    wartet er/sie im Zimmer?
    o odada bekliyor?
  • yalnız oturuyorsun?
    wohnst du allein?
    yalnız oturuyorsun?
  • hide examplesshow examples
examples
mi
bağlaç | Konjunktion, Bindewort konj <mı, mu, mü>

Overview of all translations

(For more details, click/tap on the translation)

  • wenn
    mi
    mi
examples
  • başladın bitireceksin
    wenn du es angefangen hast, musst du’s auch beenden
    başladın bitireceksin
mi

Overview of all translations

(For more details, click/tap on the translation)

  • e Note
    mi müzik | MusikMUS
    mi müzik | MusikMUS
mide
[iː]

Overview of all translations

(For more details, click/tap on the translation)

  • Mageneril | männlich m
    mide
    mide
  • Geschmackeril | männlich m
    mide mecazi | übertragen, bildlichfig
    mide mecazi | übertragen, bildlichfig
examples
sahi
[ɑː]

Overview of all translations

(For more details, click/tap on the translation)

examples
  • sahi mi?
    tatsächlich?
    sahi mi?
  • sahi mi söylüyorsunuz
    ist das wirklich so, (wie Sie sagen)?
    sahi mi söylüyorsunuz
yetmiş

Overview of all translations

(For more details, click/tap on the translation)

  • siebzig
    yetmiş
    yetmiş
  • Siebzigdişil | weiblich f
    yetmiş
    yetmiş
examples
  • yaş(ı) yetmiş işi bitmiş
    er/sie ist schon zu alt
    yaş(ı) yetmiş işi bitmiş
  • yetmişler
    (die) Siebziger
    yetmişler
bekletmek
<beklemek>

Overview of all translations

(For more details, click/tap on the translation)

examples
  • aufbewahren im Kühlschrankve saire | und so weiter etc
    bekletmek
    bekletmek
  • stehen lassen im Wasser
    bekletmek
    bekletmek
  • bewachen lassen (-e-ibir şey(i) | etwas etwas von jemandem)
    bekletmek
    bekletmek