„hak“ hak <-kkı> Overview of all translations (For more details, click/tap on the translation) Recht, Gerechtigkeit, richtig, recht Anspruch, Anteil, Lohn, Belohnung Rechtcinssiz sözcük | Neutrum, sächlich n hak hak Gerechtigkeitdişil | weiblich f hak hak richtig hak recht hak hak examples hak eşitliği Gleichberechtigungdişil | weiblich f hak eşitliği hak vermek (-e) jemandem recht geben hak vermek (-e) hak yemez gerecht, anständig hak yemez hakkı var er hat recht er hat ein Recht dazu hakkı var hakkı yok er hat nicht recht hakkı yok hakkından gelmek (-in) meistern (-i hali, belirtme durumu | Akkusativakk) (mit jemandem) abrechnen, sich (-e hali | Dativdat) jemanden vornehmen hakkından gelmek (-in) hakkını aramak sein Recht verlangen hakkını aramak insan hakları Menschenrechteçoğul | Plural pl insan hakları medeni haklar (die) bürgerliche(n) Rechteçoğul | Plural pl medeni haklar medeni haklardan istifade ehliyeti hukuk | RechtswissenschaftJUR eski | obsolet, veraltetobs Rechtsfähigkeitdişil | weiblich f medeni haklardan istifade ehliyeti hukuk | RechtswissenschaftJUR eski | obsolet, veraltetobs ne hakla? mit welchem Recht? ne hakla? hide examplesshow examples Ansprucheril | männlich m hak hak Anteileril | männlich m hak hak Lohneril | männlich m hak mecazi | übertragen, bildlichfig Belohnungdişil | weiblich f hak mecazi | übertragen, bildlichfig hak mecazi | übertragen, bildlichfig examples hak etmek verdienen (-i hali, belirtme durumu | Akkusativakk) ein Recht haben (auf-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) hak etmek hak etmek rechtfertigen Vertrauen hak etmek hak kazanmak (-e) das Recht erwerben (auf-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) recht bekommen sich als richtig erweisen hak kazanmak (-e) biri(si)nin | jemandesbiri(si)nin hakkını yemek jemanden übervorteilen jemandem gegenüber ungerecht sein biri(si)nin | jemandesbiri(si)nin hakkını yemek hakkı geçmek (-e) jemandem Mühe machen hakkı geçmek (-e) … hakkı için im Namen (-in hali | Genitivgen) … hakkı için Allah hakkı için im Namen Gottes Allah hakkı için hakkı ödenmez unbezahlbar hakkı ödenmez hakkını helal etmek (-e) din | ReligionREL jemandem vergeben Schuldve saire | und so weiter etc hakkını helal etmek (-e) din | ReligionREL hakkını helal etmek (-e) (jemandembir şey(i) | etwas etwas) gönnen hakkını helal etmek (-e) hakkını vermek (-in) ordentlich machen (-i hali, belirtme durumu | Akkusativakk) jemanden gerecht behandeln hakkını vermek (-in) hakkını yemek (-in) jemanden benachteiligen hakkını yemek (-in) emek hakkı Vergütungdişil | weiblich f emek hakkı emeklilik hakkı Ansprucheril | männlich m auf Ruhegeld emeklilik hakkı oturma hakkı tarih | GeschichteHIST Aufenthaltsberechtigungdişil | weiblich f oturma hakkı tarih | GeschichteHIST oturma hakkı Wohnrechtcinssiz sözcük | Neutrum, sächlich n oturma hakkı tatil hakkı Rechtcinssiz sözcük | Neutrum, sächlich n auf Urlaub tatil hakkı hide examplesshow examples
„hak“ hak <-kki> Overview of all translations (For more details, click/tap on the translation) Gravur, Gravierkunst, Ziselieren Gravurdişil | weiblich f hak hak Gravierkunstdişil | weiblich f hak hak Ziselierencinssiz sözcük | Neutrum, sächlich n hak hak
„Hak“ Hak <-kkı> Overview of all translations (For more details, click/tap on the translation) Herrgott Herrgotteril | männlich m Hak Hak examples Cenabı Hak Herrgotteril | männlich m Cenabı Hak hak getire … sucht man vergebens er (man) hat … nicht hak getire Hakka kavuşmak (veya | oderod yürümek) zu Gott eingehen Hakka kavuşmak (veya | oderod yürümek) Hakkın rahmetine kavuşmak das Zeitliche segnen Hakkın rahmetine kavuşmak hide examplesshow examples