„tıkmak“ tıkmak <-ar; -i-e> Overview of all translations (For more details, click/tap on the translation) treiben, stopfen, zwängen, verstauen, stecken treiben (in-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) tıkmak tıkmak stopfen, zwängen (in-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) tıkmak tıkmak verstauen (in-e hali | Dativ dat) tıkmak tıkmak stecken ins Gefängnis tıkmak konuşma dili | umgangssprachlichumg tıkmak konuşma dili | umgangssprachlichumg